“`html
İsrail’deki Ariel Üniversitesi profesörü Amos Azaria ve Ben-Gurion Üniversitesi’nden Doçent Doktor Shalom Sadik, “Büyük İsrail’in sınırlarının Fırat’tan Nil’e kadar uzandığını” savunan Weiss‘ı Nobel Barış Ödülü’ne aday gösterdi. Bu öneri, İsrail’in uluslararası alandaki tartışmalı politikaları üzerine yeni bir tartışma yaratmış durumda.
Azaria ve Sadik, Norveç Nobel Komitesi’ne yazdıkları mektupta, işgal altındaki Filistin topraklarında kurulan yasadışı İsrail yerleşimlerinin, “şiddeti önlediğini ve güvenliği artırdığını” öne sürdüler. Weiss’ın, bu yerleşimlerin kurulmasında öncülük ettiğinden bahsedilerek, bu durumun “pratikte sürtüşmeleri ve büyük ölçekli savaşları önleyen bir faktör” olduğu iddia ediliyor. Bu argüman, mevcut barış süreçlerine dair mevcut endişeleri daha da derinleştiriyor.
Norveç Nobel Komitesi’nin Weiss’ın adaylığını kabul edip etmeyeceği henüz belirsizliğini koruyor. Ancak bu durum, dünyaca tanınan bir ödül için tartışmalı bir ismin aday gösterilmesi nedeniyle uluslararası kamuoyunda geniş yankılar yaratabilir. Weiss, “Nahala Derneği” adı altında bir organizasyon kurarak, işgal altındaki Batı Şeria, Doğu Kudüs ve Golan Tepeleri gibi bölgelerde Filistin topraklarının gasbedilmesi gerektiğini savunmaktadır. Bu belirleme, uluslararası hukukun ihlali olarak kabul edilen bir durumu dile getiriyor.
Weiss, sık sık Gazze’nin tamamının İsrail’e ait olduğu yönünde açıklamalarda bulunmakta. Geçtiğimiz yıl Nahala Derneği tarafından düzenlenen “Gazze’de yeniden yerleşim planı” etkinliğinde yaptığı konuşmada, “Gazze nüfusu, Gazze’de bulunma hakkını 7 Ekim’de kaybetti. 7 Ekim’e kadar, Gazze ile İsrail arasında daha barışçıl bir hayat olabilmesi için bir şans olabileceğine inan insanlar vardı. Artık yok. Şimdi Gazze’deki nüfusun başka ülkelere gitmesini teşvik ediyoruz.” ifadelerini kullanarak, çatışmalı ve tartışmalı bir görüşü açıkladı.
Bu bağlamda, Weiss’ın Nobel Barış Ödülü’ne aday gösterilmesi, dünya genelinde insan hakları ve uluslararası hukuk açısından ciddi tartışmalara yol açabilir. Bu tür bir adaylık, özellikle insan hakları ihlalleriyle bilinen bir figürün öne çıkması olarak değerlendirilmekte, dolayısıyla hem İsrail hem de Filistin bağlamında bazı gruplar arasında tepki yaratabilir.
Öte yandan, 2024 Nobel Barış Ödülü, “nükleer silahlardan arındırılması” konusundaki çalışmalarından dolayı Japon kuruluş Nihon Hidankyo‘ya verilmişti. Bu durum, Nobel Komitesi’nin barışa dair farklı boyutları değerlendirmesine bir örnek teşkil ediyor ve Weiss’ın adaylığı ile kıyaslandığında daha olumlu bir algı yaratıyor.
“`