TBMM Başkanlık Divanı Üyesi ve CHP Trabzon Milletvekili Sibel Suiçmez, geçtiğimiz günlerde Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler’in Pençe-Kilit Operasyonu bölgesinde şehit düşen Trabzonlu Piyade Uzman Onbaşı Berat Mecit Day’a yönelik ifadeleri hakkında sert bir tepki gösterdi. Suiçmez, Güler’e sözlerinin ardından “O makamda bir dakika bile oturmayın, istifa edin” gibi oldukça etkili bir çağrıda bulundu.
Şehidin ailesine ve Türk milletine başsağlığı dileyerek konuşmasına başlayan Suiçmez, “Şehidimiz var, yüreğimiz yanıyor” ifadeleriyle, acının ne denli derin olduğunu vurguladı. Ancak, Suiçmez, Milli Savunma Bakanı’nın şehit haberi sonrası yaptığı açıklamanın “devlet ciddiyetiyle bağdaşmadığını” belirtti. Bakan Güler’in, “İşte, dün bir tane ‘drone’ atıyorlar, o da bizim Mehmetçik’e çarptı. Kurtaramadık, şehit oldu” şeklindeki ifadelerinin ardından bu ciddiyetsizliğin ne denli kaygı verici olduğunu dile getirerek, “Bu nasıl bir devlet ciddiyetsizliğidir? Bu milletin şehit evlatları böylesine duygusuz ifadelerle mi anılacak?” şeklinde sordu.
Suiçmez, konuşmasında ayrıca, şehitlerin vatan uğruna canlarını feda ettiğini belirterek, bu fedakarlığın ve onurun karşısında duyulması gereken saygıyı hatırlattı. “Bu millet size Trabzon’dan, İzmir’den, Diyarbakır’dan, Edirne’den evlatlarını emanet ediyor” diyerek, her bir şehidin arkasında bir ailenin ve toplumun bulunduğunu vurguladı. Sonuç olarak, Bakan Güler’in tutumunu eleştirerek, “Bu evlatlara saygınız bu mu?” diyerek istifa çağrısını yineledi.
Suiçmez’in bu konuşması, kamuoyunda geniş yankı buldu ve Türkiye’nin dört bir yanındaki vatandaşlar arasında büyük bir destek gördü. Özellikle şehitlerin anısına ve ailelerine karşı duyulması gereken saygı üzerine yapılan bu değerlendirmenin, devlet yetkililerinin tutumlarına yönelik daha geniş bir eleştirinin de parçası olduğu düşünüldü. Bu bağlamda, Suiçmez’in yürekten gelen tepkisi, toplumun genelinde yaşanan üzüntü ve öfkenin bir yansıması olarak değerlendirildi.
Kısacası, Sibel Suiçmez’in açıklamaları, sadece bir bakanın ifadelerine değil, aynı zamanda Türkiye’deki askeri operasyonlarla ilgili söylem ve tutumların gözden geçirilmesi gerektiğine dair bir çağrı niteliği taşıyor. Duygu dolu ifadelere, toplumun her kesiminden destek geldiği gözlemlenirken, Suiçmez’in istifa çağrısının ardından, bu tür konularda daha dikkatli ve duygusal bir yaklaşım sergilemenin önemine vurgu yapıldı.
