CHP Genel Başkanı Özgür Özel, dün vefat eden TBMM Başkanvekili ve DEM Parti İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder hakkında duygusal bir paylaşımda bulundu. Özel, bu paylaşımda Önder’in kendisine çok özel bir sırrını verdiğini, “Ben ölene kadar bu sır sende kalsın” şeklinde bir ifade kullandığını aktardı. Bu durum, Önder ile olan kişisel bağlantısını ve aralarındaki güveni gözler önüne serdi.
Özel, yaptığı açıklamada, Sırrı Süreyya Önder’in “Bir Cumhuriyet Şarkısı” adlı film senaryosunu yazdığını ve bu senaryoyu kaleme alma sürecinin detaylarını kendisine anlattığını belirtti. Özel, senaryonun yazılma sürecine dair bilgileri tutkulu bir şekilde dinlediğini ve Önder’in eserine duyduğu saygıyı vurguladı. Önder’in bu senaryoyu kendisinin yazdığını bilerek sır tuttuğu ifade edildi, bu durum da Özel’in nadir paylaşımlar arasında yer alan bir anekdot haline geldi.
BİR CUMHURİYET ŞARKISI FİLMİNİN KONUSU NE?
“Bir Cumhuriyet Şarkısı” filmi, 1930’lu yılların Türkiye’sinde geçiyor. Film, sanatla devrim yapmaya çalışan bir grup genç, yetenekli ve azimli insanın hikayesini konu alıyor. Cumhuriyetin ilk yıllarındaki kültürel dönüşüm sürecine odaklanan senaryo, hem dönem ruhunu hem de sanatın gücünü ön plana çıkarıyor. Bu dönemde yaşanan toplumsal değişimlerin yanı sıra, sanatın insanların yaşamındaki yeri ve önemi de filme yansıtılmış.
Filmin içeriği, sadece dönemin tarihi bağlamını değil, aynı zamanda genç sanatçıların idealleri ve hayalleri üzerinden de bir derinlik kazandırıyor. Özgür Özel’in, Sırrı Süreyya Önder’in sanatçı olarak vizyonunu yansıtması ve bu önemli eserin getirdiği toplumsal mesajları anlaması, bir sanat eseri olarak filmi öne çıkarmaktadır.
Önder’in ölüm haberi, sadece siyasette değil, aynı zamanda sanat dünyasında da derin bir üzüntü yarattı. Onun yaratıcı bakış açısı ve sanat üzerindeki etkisi, “Bir Cumhuriyet Şarkısı” gibi eserler aracılığıyla kuşaklara aktarılacak. Özel’in bu paylaşımı sayesinde Önder’in hatırası da yaşamaya devam edecek. Sanatın ve kültürün, toplumsal değişimlere olan katkısını anlatan bu tür eserler, hem geçmişi yâd ediyor hem de geleceğin şekillenmesine katkı sunuyor.
Özgür Özel’in Önder ile yaşadığı özel anılar ve onun sanatına duyduğu hayranlık, bu kaybın ardından yaşanan duygusal doluluğu artırıyor. Sanat ve politika arasındaki bu etkileşim, toplumları bir arada tutan değerlerin önemini yeniden hatırlatıyor. Önlük bir katkı sunma arzusuyla hareket eden genç sanatçıların hikayesi, “Bir Cumhuriyet Şarkısı” filminde güzel bir şekilde tasvir edilmiştir ve bu bağlamda Önder’in vizyonu, gelecekte de ilham vermeye devam edecektir.
