“Toplum AInin gücünü farkında değil”
Yapay zeka (AI) teknolojisi, son yıllarda bilgi işlem gücü, veri erişimi ve algoritmalardaki ilerlemelerle önemli bir büyüme kaydetti. 1950lerden bu yana, yapay zeka araştırmaları, ilk basit algoritmalardan karmaşık makine öğrenimi ve derin öğrenme yöntemlerine doğru evrildi. Bu evrim, AInin daha geniş ve daha karmaşık görevleri yerine getirebilmesini sağladı.
Büyük dil modelleri (LLMler) de bu teknolojinin en önemli yeniliklerinden biri olarak öne çıkıyor.
LLMler, doğal dil işleme (NLP) görevlerinde yüksek performans gösteren ve büyük miktarda metin verisi üzerinde eğitilmiş modeller olarak ön plana çıkıyor. Bu modeller, dilin karmaşıklığını anlayabilmekte ve insan benzeri metin üretimi, dil çevirisi, metin özetleme ve daha pek çok görevi başarıyla yerine getirebiliyorlar.
AI TEKNOLOJİSİ İLE YAZILIM KALİTESİ ARTIYOR, MALİYET DÜŞÜYOR
Faaliyetlerine 2024 yılında başlayan ve yerli bir girişim olan Text2Test de, test senaryolarını doğal dilde ve serbest bir formda alarak, metin olarak verilen senaryoları büyük dil modelleri gibi çeşitli yapay zeka yöntemleriyle test ederek raporlayan bir uygulama ile ön plana çıkıyor. Girişimin ana hedefi ise, yapay zeka teknolojisini kullanarak hem projelerin yazılım kalitesini artırıyor hem de geliştirme sürecindeki maliyetleri düşürmek.
Yapay zeka tabanlı yazılım test otomasyonu çözümleriyle sektörde fark yaratan Text2Test, 495.000 dolarlık tohum öncesi yatırım turunu da tamamladı.
Biz de Habertürk olarak yatırım turunu tamamlayan Text2Testin CEOsu, Oracle Türkiye ve Oracle Amerika, Microsoft ve Ernst & Young gibi global şirketlerde rol almış Esin Yılmaz ile söyleşi gerçekleştirdik.
Üretken yapay zekanın gelişimi ve Text2Testin bu alandaki rolü hakkında neler söyleyebilirsiniz?
Text2Test teknik olmayan paydaşların (sistem analistleri ve alan uzmanları gibi), hiçbir teknik bilgiye ya da teknik paydaşa ihtiyaç duymadan, uçtan uca, koşturulabilir, bakımı yapılabilir ve yazılım değişiklikleri karşısında kendi kendine onarabilen yazılım testleri geliştirmelerine olanak sağlamak suretiyle yazılım geliştirme maliyetlerini azaltırken yazılım kalitesini artırır.
Bu amaç için de test senaryolarını teknik olmayan paydaşlardan tamamıyla doğal dilde ve serbest bir formda alır, metin olarak verilen senaryoları başta büyük dil modelleri (LLM – ChatGPT gibi) olmak üzere çok çeşitli yapay zeka yöntemleri kullanarak test altındaki sistemin ekranları bağlamında semantik olarak anlamlandırıp koşturur ve test sonuçlarını raporlar.
Test senaryoları doğal dilde yazıldığı için bu text2teste “bir kere yaz, her yerde koştur” özelliği de katar ki geliştirilen senaryolar web ve mobil gibi farklı platformlarda hiçbir ek efora ve geliştirmeye ihtiyaç duymadan koşturulabilir. Ayrıca, test senaryolarının ekranlar bağlamında semantik olarak anlamlandırılması, test altındaki sistemde meydana gelen değişiklikler karşısında testlere otomatik olarak kendi kendilerini onarma özelliği sağlar.
Text2Test, test otomasyonunu statik, tek seferlik bir çaba olarak değil, gelişen sistemlere otomatik olarak uyum sağlayabilen, dinamik ve adaptif bir süreç olarak hayata geçirir. Bu perspektif, günümüz yazılım endüstrisinde, yayın döngülerinin dramatik bir şekilde kısaldığı (ki bazen yeni sürümler gündelik dahi yayımlanabiliyor) bir ortamda özellikle önemlidir. Zira bu tür süreçlerde kimsenin canlıya çıkılmadan önce kırılan testlerin manuel olarak onarılmasını bekleyecek sabrı yoktur.
Yapay zeka alanı oldukça yenilikçi (yeteri kadar bilinmeyen) ve ucu açık olarak nitelendiriliyor. Bu kapsamda sizin hedefleriniz ve geleceğe yönelik stratejileriniz neler?
Üretken Yapay Zekanın Kasım 2022de herkes tarafından erişilebilir hale gelmesiyle bu dönüşümün hızla yaklaştığı kurumlar ve bireyler tarafından fark edildi. Kurumların ilk etapta odaklandığı, yapay zeka teknolojilerinin sağladığı olası faydaları ve dikkat edilmesi gereken etik sorumlulukları irdelemek oldu. Bu bağlamda, yapay zeka sistemlerini nasıl yapılandıracaklarını ve nasıl kullanıma açacaklarını değerlendirdiler. İkinci fazda ise çeşitli PoCler yaparak deneyimlemeler de bulundular. Şu anda sürecin üçüncü fazındayız ve artık bu sistemlerin devreye alınması, değer üretiminin başlaması ve zamanla ürettilen değerin ivmelenerek artırılması gerekmektedir. Artık aksiyona geçme zamanı!
Text2Test olarak stratejimiz, teknolojiyi kullanarak maliyeti azaltmak, kaliteyi artırmak ve müşterileri daha da mutlu kılmak. bunu hedeflerken etik sorumlulukları gözeterek bu sistemleri doğru ve sürdürülebilir bir şekilde global pazarda uygulamaya odaklanmak. Yapay zekanın sağladığı bu geniş olanakları kullanarak inovasyonu destekleyen ve iş süreçlerini dönüştüren çözümler geliştirmeye devam edeceğiz.
Yapay zeka tabanlı yazılım testi otomasyonu hakkında ne düşünüyorsunuz?
Yazılım projelerinde bütçelerin %31-90ı test ve kalite güvencesine harcanıyor. Aksayan test süreçleri, yazılımın zamanında ve sorunsuz sunulmasını engelleyebilirken, manuel müdahaleler hem maliyetleri artırır hem de süreçleri yavaşlatır. Örneğin, bir e-ticaret platformunda sipariş butonunun çalışmaması, binlerce siparişin kaybına ve şirketin ciddi gelir zararına yol açabilir. Bu tür hatalar, şirket itibarını zedelerken müşteri memnuniyetsizliği yaratır ve pazardaki rekabet gücünü zayıflatır.
İşte tam bu noktada Yapay Zekanın Yazılım Testi ve Otomasyonuna katkısı ön plana çıkıyor. Text2Test, yazılım kalitesini artırırken geliştirme maliyetlerini düşürmeyi amaçlayan Üretken Yapay Zeka gücü ile yazılım test otomasyonu çözümü sağlayıcısıdır. Bu aracın temel amacı, iş analistleri ve alan uzmanları gibi teknik olmayan paydaşların test otomasyon sürecine katılımını artırmaktır. Bu amaç için de test senaryolarını herhangi bir paydaştan tamamıyla doğal dilde ve serbest bir formda alır, metin olarak verilen senaryoları başta büyük dil modelleri (LLM – ChatGPT gibi) olmak üzere çok çeşitli yapay zeka yöntemleri kullanarak test altındaki sistemin ekranları bağlamında semantik olarak anlamlandırıp koşturur ve test sonuçlarını raporlar. Sonuç? Daha düşük maliyetler, daha kaliteli ürünler ve daha mutlu müşteriler.
Özellikle belli başlı mesleklerin yapay zeka yüzünden kaybolabileceği konuşuluyor. Siz bu konuda neler düşünüyorsunuz? Yapay zeka meslekleri ortadan kaldıracak mı yoksa sektörleri dönüştürecek mi? AI, korkmamız gereken bir şey mi?
Mesleklerin dönüşüme uğrayacağı aşikar. Bizler de kendi mesleklerimizin neye dönüşü bileceğini öngörerek kendimizi hazırlamamız gerekmekte. En öncelikli etkilenecek roller aracı diye adlandırabileceğimiz roller. Yapay zeka, süreçlerdeki aracıların sorumluluklarını büyük ölçüde üstlenerek insanları doğrudan yeteneklerle buluşturabiliyor. Artık karmaşık işler için danışmanlara ya da teknik uzmanlara tam olarak bağımlı olmadan hareket etmek mümkün olacak. Bu sayede maliyetler düşecek, işler hızlanacak ve herkes kendi çözümünü üretme şansı bulacak. Tabii, bu durum iş dünyasında yeni alışkanlıkları ve yapay zekaya duyulan güveni de beraberinde getiriyor olacak.
Bu bağlamda yapay zekayı bir tehdit olarak görmek yerine bizleri daha da ileriye götürecek etkin bir dönüştürü teknoloji olarak görmek ve birlikte daha da güçlü ve sürdürülebilir olacağımıza inanarak hareket etmeliyiz.
En önemlisi büyük dil modelleri gerçekten dil öğrenmenin gereksinimini ortadan kaldırabilir mi?
Büyük dil modelleri, dil öğrenmenin gerekliliğini azaltabilir, özellikle günlük işler veya temel iletişim için. Ancak dil öğrenmek, insanlara daha derin bir anlayış, kültürel bağ kurma yeteneği ve zihinsel bir avantaj sağlar. Dolayısıyla, bu modellerin dili öğrenme ihtiyacını tamamen ortadan kaldırması yerine, bir destek aracı olarak öne çıkması daha olasıdır.
Yapay zeka kavramı halk arasında ne kadar biliniyor? Yeteri kadar verimli kullanılabildiğini düşünüyor musunuz yoksa daha yoğun bir eğitim süreci gerekiyor mu?
Yapay zeka artık herkesin dilinde, ama çoğu kişi ne kadar güçlü olduğunu tam anlamış değil. Günlük hayatta kullandığımız teknolojilerle bir şekilde tanışıyoruz, ama bunların arkasındaki potansiyeli yeterince kullanabiliyor muyuz? Pek sayılmaz. Daha bilinçli ve etkili kullanım için basit, herkesin anlayabileceği bir eğitim sürecine gerçekten ihtiyaç var. Yapay zekayı tanıdıkça hayatı nasıl kolaylaştırdığını daha net görebiliriz. Dolayısıyla eğitimin pratikle birlikte devam etmesi önem arz ediyor.
Bildiğimiz üzere Text2testin kurucularındansınız ve CEOsu olarak görev yapıyorsunuz. Şirketin kuruluş süreci ve bugüne kadar olan gelişimi hakkında bilgi verebilir misiniz?
Text2Testin kurucu ortağıyım ve CEOsu olarak görev yapıyorum. Şirketin kuruluş süreci, kurucu ortak paydaşım Sabancı Üniversitesinde Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cemal Yılmaz ile birlikte, toplamda 50 yılı aşan deneyimimiz ve sektördeki gözlemlerimizden yola çıkarak, teknolojiyi daha verimli ve etkili bir şekilde, özellikle yapay zekanın dönüştürücü gücü ile, kullanma ihtiyacından doğdu. Birlikte, bu vizyonu şekillendirip, yazılım testi ve kalite güvence alanında radikal bir çözüm geliştirme hedefi ile yola çıktık.
Text2Testi, üretken yapay zeka gücü ile yazılım testi otomasyonuna odaklanan bir çözüm sağlayıcı olarak kurduk. Kuruluşumuz, hem teknoloji dünyasındaki hızlı değişimlere hem de müşterilerimizin ihtiyaçlarına yanıt vermek amacıyla, yapay zeka ve otomasyon alanındaki uzmanlıklarımızı bir araya getirdi. Bu süreçte, müşterilere dijital dönüşümde etkin çözümler sunmak için yapay zeka ve otomasyon teknolojilerini entegre ettik.
Kurucu ortak paydaşım, Prof. Dr. Cemal Yılmaz ise 25 yılı aşkın süredir yazılım testi ve kalite güvence üzerine araştırmalar yapıyor. Bu uzmanlık, Text2Testin teknik ve inovasyon gücünü sağlayan önemli bir bileşen oldu. Kendisiyle birlikte, makine öğrenimi ve üretken yapay zeka konularında ileri düzey çözümler geliştirdik. Hem teknoloji sektöründeki yenilikleri takip etmek hem de müşterilerimizin sürekli değişen gereksinimlerini karşılamak üzere sürekli olarak yeni teknolojilere yatırım yapıyoruz.
