Libya’nın başkenti Trablus’ta, 12 Mayıs tarihinde bir milis liderinin öldürülmesinin ardından gerginlikler patlak verdi.
Olayların ardından bir ateşkes sağlansa da, mevcut durumun hassas ve kırılgan olduğu düşünülüyor.
Hükümet, tüm milis grupların tasfiye edilip güvenlik güçlerinin devlet otoritesine öncülük etmesini hedeflerken, milis gruplar “güvenlik güçleri” adı altında faaliyetlerini sürdürme çabası içinde.
Trablus’taki son 10 günde meydana gelen olaylar, 7 soru başlığı altında derlendi.
1-) TRABLUS’TA OLAYLAR NASIL BAŞLADI?
Olaylar, başkentteki etkin milis gruplardan biri olan İstikrarı Destekleme Birimi’nin lideri Abdulgani Kikli’nin öldüğüne dair sosyal medya üzerinden yayılan fotoğraflarla alevlendi.
İlk günün çatışmaları yalnızca hükümet güçleri ile Gıneyve milisleri arasında yaşandı. Hükümet güçleri, Gıneyve milislerinin karargahlarını ele geçirerek Ebu Selim bölgesinde kontrolü sağladı.
2-) MİLİS LİDER ABDULGANİ EL-KİKLİ NASIL ÖLDÜRÜLDÜ?
Kikli’nin ölümüne dair resmi bir açıklama yapılmadı. Ancak yerel medyada, Kikli’nin hükümet askeri yetkilileriyle katıldığı bir güvenlik toplantısının ardından öldüğü yönünde haberler yayımlandı.
Libya ordusu 444. Tugay Komutanı Mahmud Hamza, sosyal medyadan yaptığı paylaşımda, Kikli’nin öldürülmesiyle ilgili olarak gece Tikbali Kampı’nda yaşananların “ihanet” olduğunu belirtti.
3-) ÇATIŞMALAR 13 MAYIS GECESİ NEDEN YENİDEN BAŞLADI?
Savunma Bakanlığı, hükümetin başkentte kontrolü sağlamasının ardından, güvenliğin yalnızca polis ve askerin sorumluluğunda olacağına dair yeni kararlar alındı. Bu durum, diğer milis grubu Rada’nın hükümet güçleriyle çatışmaya girmesine yol açtı.
Çatışmalar, 13 Mayıs gecesi boyunca devam etti ve ertesi gün öğle saatlerinde Rada ile hükümet arasında bir ateşkes ilan edildi.
4-) TRABLUS’TAKİ ÇATIŞMALARIN ÜLKENİN DOĞUSUNDAKİ HAFTER YÖNETİMİYLE İLGİSİ VAR MI?
Trablus’taki çatışmalar, hükümet güçleri ile iki milis grup (Gıneyve, Rada) arasında gerçekleşti. Çatışmaların, ülkenin doğusundaki Halife Hafter ile doğrudan bir bağlantısı söz konusu değil.
Ancak, Abdulhamid Dibeybe hükümetine yakın kaynaklar, Hafter’in hükümet muhalifleri ve bazı milis grupları desteklediğini öne sürüyor.
5-) HÜKÜMETİN İKİ BAKANI NEDEN İSTİFA ETTİĞİNİ AÇIKLADI?
Trablus’ta Rada milislerinin kontrolündeki bölgeden ayrılan Yerel Yönetimler Bakanı Bedreddin et-Tumi ile İskan Bakanı Ebubekir el-Gali, sosyal medyadan istifa ettiklerini duyurdular.
Ulusal Birlik Hükümeti’nin açıklamasında ise bu istifa duyurularının yalanlandığı ve bakanların maruz kaldığı baskının farkında oldukları ifade edildi.
Hükümet, 18 Mayıs tarihinde yaptığı açıklamada tüm bakanlıkların rutin çalışmalarına devam ettiğini bildirdi.
6-) HÜKÜMETİN MİLİS GRUPLAR HAKKINDAKİ ŞU ANKİ TUTUMU NEDİR?
Başbakan Dibeybe, ateşkes sonrası yaptığı açıklamada, başkentte milis gruplardan kurtulma umudunun doğduğunu dile getirdi. Milis mensuplarına devletin kurumlarına katılarak haklarını hukuki yollarla elde etmeleri yönünde çağrıda bulundu.
Dibeybe, “Devletin yanında olan herkese kucak açacağız, şantaj ve yolsuzluğa devam edenlerle ilişkimizi keseceğiz.” şeklinde konuştu.
7-) HÜKÜMET KARŞITI GRUPLARIN GÖSTERİLERİ DEVAM EDİYOR MU?
Ateşkesin sağlanmasının ardından Rada ve Gıneyve milislerinin etkin olduğu bölgelerde bazı gruplar, 16 Mayıs’ta Şehitler Meydanı’nda gösteri düzenledi.
17 Mayıs’ta da gösteriler devam etti, ancak katılımcı sayısı düştü. Son olarak ise başkentte herhangi bir gösteri yapılmadığı bildirildi.
Trablus’ta varılan ateşkesin taraflarca uyulduğu gözlemlenirken, güvenlik durumunun hâlâ “kırılgan” olduğu endişeleri sürüyor.