Türkiye’de Gizemli Tarihi Eserler: Gün Yüzüne Çıkmayı Bekliyor.
ÖZEL HABER
Bu ülke topraklarının her bir köşesinde ganimetler var. Bu ganimetleri gün yüzüne çıkartmak sadece define avcılarının işi. Türkiye de yaklaşık iki milyondan fazla defineci var. Bu definecilerin içinde sayılı zengin ailelerde mevcut. O sayılı aileler bu işi resmi kanallarla yaparak bazen bulduklarını devletle paylaşıyor bazen de devletten habersiz yurt dışına pazarlıyor. Bu işi yapan ünlü aileleri aslında devlette biliyor. Hatta onlara bu konuda kazı esnasında buldukları tarihi eserleri koruma amaçlı müze yapmalarına da izin veriyor. Yani kısacası herkes her şeyin farkında ve haberdar. Bir tek bu işi yani kazıyı izinsiz yaparak ganimeti bulanlara da tarihi eser kaçakçısı olarak yakalayıp cezai işleme tabi tutuyor.
Devletimizin hakkını yememek lazım, yasalar da mevcut kanunlarda var. Mesela kazı yapmak isteyene izin vererek kazıyı yaptırıyor ve kazı esnasında ne çıkarsa o ganimetin tamamına el koyuyor ve kazı sahibine de % 40 gibi bir pay veriyor. Veriyor vermesine de o kazıyı yapan ve ganimeti bulup devletin yetkililerine teslim eden vatandaşın ikramiyeyi eline geçmesine ömrü yetmiyor. Bu yüzden de bu işleri herkes kendi kafasına göre yaparak yoluna bakıyor. Yakalandığı zamanda cezam neyse çekerim diyor.
Madem devlet kasasını doldurmanın peşinde borçlardan kurtulmanın hesaplarını yapıyor, ben devletin yerinde olsam, bu işi yapanlara tam yol veririm adamlar bu işi korkusuzca yaparlar ve devletten de adam gibi haklarını tam usulüne göre alarak hem kendilerini hem de devleti zengin ederler. Bu işin sermeyesi bir dedektör bir kazma bir de balta. Türkiye de inanın fakirlik biter ve devletin müzeleri ve de hazine altınlarla dolar. Bu kadar mı bu bizi yönetenlerin kafaları çalışmaz ben anlamış değilim. Sonuçta bu toprak altında ki ganimetler, bize atalarımızdan kalan bir miras değil. Bu asırlardır bu topraklarda yaşamış olan insanların. Mesela adamın biri Muş ilimizde tapınak şövalyelerinin 385 ton altınının yerini biliyor kimse bu adamın elinden tutup gel kardeşim bu yeri bize göster biz burada ki ganimeti çıkartalım ve kasamıza bu altınları koyalım demiyor. Bu hakikaten hem devlete hem de millete yapılan bir zulüm değil mi sizce de? Adam Türkiye de ki ikinci büyük gömü ise İzmit’te diyor. Roma devletine ait yer altında sekiz adet mahzen var ve içi ganimetlerle dolu diyerek haykırıyor, ve adam kendisini Alman istihbarat servislerince ölümle tehdit edildiğini anlatıyor. Şimdi bizim yetkililer ne bu adama kazı izni verir nede bu adamı kale alır. Bırakın deliyi kendi haline der ve o ganimetlerde orada kalır. İnanın gülüyorum ağlanacak halimize. Çok komik değil mi? Ülkenin taşı toprağı altın ama kimsenin umurunda değil. Daha denizlerde ki tarihi eserlere gelmedik. Birde bu işin deniz boyutu var. Hatta bir zengin ailenin oğullarından bir tanesi bu yolda ömrünü verdi.
Peki bu kadar zengin bir tarihe sahip olan bu topraklarda halen gizli kalan bu eserler yada altınlar neden gün yüzüne çıkartılmıyor? Devlet bir yandan doğal gaz ve petrol de arasın ama bu tarihi zenginliklerden de hem kendi hem de millete yararı dokunsun. Bu gizemli tarihi eserleri bugün gün yüzüne çıkartıp ülkeyi ve milleti ferah içinde yaşatmak varken neden bu sıkıntılar yaşanıyor ben bir gazeteci olarak inanın anlamış değilim.
Türkiye, tarihi ve kültürel açıdan zengin bir ülke. Her köşesinde farklı uygarlıklara ait izler barındıran topraklarımızda, gün yüzüne çıkmayı bekleyen sayısız tarihi eser olduğu tahmin ediliyor. Bu eserler arasında antik kentler, tapınaklar, mezarlar, heykeller ve daha fazlası yer alıyor.
Bazı eserler, tesadüfen ya da arkeolojik kazılar sonucunda keşfedilirken, kimileri hala gizemini koruyor. Bu gizemli eserler, hem tarihçiler hem de meraklılar için büyük bir ilgi kaynağı oluşturuyor.
Türkiye’de Gün Yüzüne Çıkmayı Bekleyen Gizemli Tarihi Eserlerden Bazıları:
-
Batık Şehirler: Türkiye’nin kıyı bölgelerinde, antik dönemden kalma birçok batık şehir olduğu biliniyor. Bu şehirler, su altı arkeolojisi için önemli bir hazine niteliğinde. Özellikle Ege ve Akdeniz kıyılarında yapılan araştırmalar, su altında kalmış limanlar, tapınaklar ve evlerin varlığını ortaya koyuyor.
-
Yeraltı Şehirleri: Türkiye’de, kayalara oyulmuş gizemli yeraltı şehirleri de bulunuyor. Bu şehirler, savaşlar veya doğal afetler sırasında sığınak olarak kullanılmış olduğu düşünülüyor. Kapadokya, Nevşehir ve Derinkuyu gibi bölgelerde yer alan yeraltı şehirleri, turistlerin ilgisini çeken popüler destinasyonlar arasında yer alıyor.
-
Kayıp Tapınaklar: Anadolu topraklarında, antik uygarlıklara ait birçok tapınak olduğu biliniyor. Bu tapınaklardan bazıları hala bilinmezliğini korurken, kimileri ise yağmalanmış veya tahrip edilmiş durumda. Arkeologlar, bu gizemli tapınakları bulmak ve tarihlerini aydınlatmak için çalışmalar yürütüyor.
-
Gizemli Heykeller: Türkiye’nin farklı bölgelerinde, kimlikleri ve anlamları tam olarak bilinmeyen birçok heykel bulunuyor. Bu heykeller, antik uygarlıkların inançları, mitolojileri ve sanat anlayışları hakkında önemli bilgiler sunabiliyor.
Bu gizemli tarihi eserlerin gün yüzüne çıkarılması ve korunması, Türkiye’nin tarihi ve kültürel mirasının korunması açısından büyük önem taşıyor. Arkeolojik çalışmaların yanı sıra, yerel halkın da bu eserlerin korunmasına katkıda bulunması gerekiyor.
Türkiye’nin tarihi ve kültürel zenginliğini korumak ve gelecek nesillere aktarmak için hepimize büyük görevler düşüyor.
Not: Bu haberde yer alan bilgiler genel bilgilere dayanmaktadır. Belirli bir tarihi eser hakkında daha fazla bilgi edinmek için lütfen ilgili kaynaklara başvurun.
