Türkiye’nin önde gelen iletişim şirketi Türksat, iletişim alanında sağladığı teknolojik yenilikler ve uzaya gönderdiği uydularla dikkat çekmeye devam ediyor. Son yıllarda fırlattığı modern iletişim uydularıyla hem ülke içinde hem de çevre bölgelerde iletişim altyapısını güçlendirmeye yönelik önemli adımlar atan Türksat, 29 yıl önce uzaya gönderilen Türksat 1B ile başlayan uydu yayıncılığı serüvenini, bu yıl hedeflenen ilk yerli ve milli uydu Türksat 6A ile sürdürecek. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Türkiye’nin ilk yerli ve milli haberleşme uydusu TÜRKSAT 6A’yı haziran ayı başında ABD’ye göndereceklerini açıkladı. Bu yeni uydunun üretim süreci tamamlandıktan sonra temmuz ayında fırlatılması planlanıyor.
Uyumlu, yazılımı yerli ve milli olan TÜRKSAT 6A, Türkiye’nin haberleşme, televizyon yayınları, askeri ve sivil haberleşme ihtiyaçlarını karşılayacak. Ayrıca, ülkenin uzaydaki uydu sayısını artırarak hem kendi ihtiyaçlarını karşılamayı hem de yakın coğrafyadaki ülkelere hizmet sunmayı hedefliyor. Bakan Uraloğlu, bu uydunun genellikle 15 yıl hizmet vereceğini belirterek, süresi dolan uyduların yenileriyle değiştirildiğini ve eski uyduların uygun yörüngelere terk edildiğini vurguladı.
TÜRKSAT 6A’nın Hindistan, Tayland, Malezya ve Endonezya gibi ülkeleri kapsayarak 5 milyar insanı etkileyeceği ve böylece ülkenin güvenli haberleşmesini sağlayacağı ifade edildi. Bu yeni uydunun aynı zamanda, Türkiye’nin mevcut hizmetlerini daha geniş bir coğrafyaya ulaştırarak gelir artışı ve döviz girişi sağlayacağı belirtildi. Bu sayede, Türkiye’nin iletişim alanındaki etkisi ve gücü daha da artacak.
Türksat’ın bu başarılı çalışmaları, Türkiye’nin iletişim teknolojilerindeki ilerlemeler ve artan uluslararası iş birlikleriyle birlikte ülkenin ekonomisine olumlu katkılar sağlamaya devam edecektir. Türksat’ın uzaydaki varlığı ve iletişim altyapısındaki güçlü konumu, Türkiye’nin uluslararası alanda daha fazla tanınmasına ve ülkenin rekabet gücünün artmasına yardımcı olacaktır. Bu sayede Türkiye, iletişim teknolojilerindeki ilerlemelerini sürdürerek küresel arenada daha etkin bir konuma gelecektir.