Yeni kararla birlikte uyku apnesi sendromu bulunan kişilerin artık ehliyet sahibi olamayacakları ve ehliyetlerini yenileme fırsatlarının da olmayacağı belirtildi. Karayolları Trafik Yönetmeliği’nde yapılan değişiklikle birlikte, uyku apnesi sendromu olan vatandaşların talep ettikleri sağlık raporları artık bu durumu da kapsayacak. Uyku apnesi, kişinin uyku sırasında solunumunun geçici olarak durması veya azalması durumunu ifade eder ve genellikle üst solunum yolunun tıkanmasıyla ilişkilidir. Bu durum, araç sürerken uyku halinde olma ve buna bağlı olarak trafik kazalarına neden olma riskini artırabilir.
Uyku apnesi sendromu bulunan kişilerin tedavi olmaları önem arz etmektedir. Erken tanı konması tedavi sürecini kolaylaştırır. Tedavi seçenekleri arasında yaşam tarzı değişiklikleri, cerrahi müdahaleler ve pozitif hava basıncı tedavisi bulunmaktadır. Uyku apnesi tedavisinde en önemli etkenlerden biri sigara ve alkol tüketiminden kaçınmaktır. CPAP cihazı da tedavide önemli bir rol oynamaktadır. Bu cihaz, uykudayken hava yollarını açık tutmak için bir maske ve hava basıncı sağlar. Ayrıca, hafif veya orta derecede uyku apnesi olanlarda ağız içi cihazlar da kullanılabilir. Bu cihazlar, alt ve üst dişlere takılarak hava yollarını açık tutar.
Uyku apnesinin başlıca nedenleri arasında aşırı kilo, yaş, cinsiyet ve genetik faktörler bulunmaktadır. Belirtileri arasında horlama, uykuda nefes durması, gece boyu sık uyanma, gündüz uyuklama, sabah baş ağrısı, yorgunluk ve halsizlik yer almaktadır. Tedavi edilmediği takdirde uyku apnesi ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir, bu sorunlar arasında gündüz yorgunluğu, kazalara yatkınlık, yüksek tansiyon, kalp hastalığı, diyabet, depresyon ve cinsel işlev bozukluğu bulunmaktadır. Bu nedenle, uyku apnesi sendromu bulunan kişilerin tedavi olmaları ve trafikte araç kullanmamaları önemlidir.


