Modern çağda teknolojinin sanat ile buluştuğu yenilikçi bir proje olarak dikkat çeken “Büyük Doğa Modeli,” yeni medya sanatçısı Refik Anadol tarafından hayata geçirilmiştir. Türkiye İş Bankasının 100. yıl kutlamaları çerçevesinde hayata geçirilen bu proje, sürdürülebilirlik, yapay zeka ve bilimin entegrasyonunu amaçlamaktadır. Projenin tanıtım etkinliği, Levent’teki İş Kulelerinde gerçekleştirildi ve bu etkinlikte birçok önemli isim bir araya geldi.

Türkiye İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran, projede geniş bir ekibin emeği bulunduğunu belirterek, katkıda bulunan herkese teşekkür etti. Aran, “Büyük Doğa Modeli”nin özellikle sanata yönelik doğa temalı bir yapay zeka projesi olarak büyük heyecan yarattığını ifade etti. 33 milli parkta bitki ve hayvan türleri ile kuş sesleri gibi doğadaki keşfedilmeyi bekleyen tüm güzelliklerin verilerinin sanatçılara, araştırmacılara ve doğa meraklılarına sunulacağını vurguladı. Ayrıca, bankanın 100 yıllık geçmişinin sürdürülebilir ekonomik kalkınmada büyük rol oynadığını belirterek, böyle bir projeye destek vermekten duyduğu gururu dile getirdi.

“SAHADAKİ ÇALIŞMAYA MÜHENDİSLERİMİZLE DESTEK OLDUK”

Türkiye Metal Sanayicileri Sendikasının (MESS) Yönetim Kurulu Başkanı Özgür Burak Akkol, bu projeye katkıda bulunmaktan memnun olduklarını ifade etti. Projenin altyapı ve düşüncesinin Refik Anadol’a ait olduğunu belirten Akkol, MEXT’in 4.5 yıl önce kurulan dünyanın en gelişmiş teknoloji merkezi olduğunu söyledi. Siirt Botan Vadisi’nden Antalya Güllük Dağı’na kadar 33 milli parkta veri toplama sürecinde 200 kişinin 5 ay boyunca sahada çalıştığını aktaran Akkol, dronlar ve yeni nesil lazer sensörler kullanarak verilerin toplandığını duyurdu. Proje kapsamında Türkiye’de 30 bin fotoğraf, 7 bin dakika görüntü ve 40 bin dakika ses kaydının toplandığı bildirildi. Akkol, bu projeye destek verirken, hem kalplerinde hem de gönüllerinde özel bir yer edindiğini belirtti.

“TÜRKİYE İLE BAŞLAYARAK BİRÇOK ÜLKEYE İLHAM OLACAK”

Etkinlikte Refik Anadol, sunumlar ve görsellerle projeyi tanıttı. Anadol, yapay zeka alanındaki dönüşüm sürecinde, etiği ön planda tutarak anlamlı ve pozitif projeler geliştirmeye çalıştıklarını belirtti. Yaklaşık iki yıl önce, büyük yapay zeka ağlarının doğayı yeterince anlamadığını fark ederek bu yolculuğa çıktıklarını ifade eden Anadol, “Büyük yapay zeka ağlarının amacı, insanlığa bir asistan olabilmek.” şeklinde konuştu. Anadol, bu projenin Türkiye ile başlayarak dünya çapında birçok ülkeye örnek olması açısından önemli olduğunu vurguladı.

Anadol, “Büyük Doğa Modeli” için 200’e yakın kişiyle 33 milli parkta ses, görsel ve yazılı veriyi toplayarak bir veri havuzu oluşturduklarını ifade etti. Amacın doğayı taklit etmek değil, yeni bir yaşayan ansiklopedi hayal etmek olduğunu belirtti. Projenin tamamen açık kaynaklı olması, doğa verilerinin dökümante edilip araştırmacılara hediye edilmesini amaçlamaktadır.

Sunumun ardından katılımcılar “Büyük Doğa Modeli Türkiye Yapay Zeka Projesi Deneyim Alanı”nda projeyi inceleme fırsatı buldular. Anadol, gelecek yıl için Türkiye özelinde bir sergi hazırlamayı ve toplanan verilerin sergileneceği projeler geliştirmeyi hayal ettiklerini duyurdu.

“BÜYÜK DOĞA MODELİ: TÜRKİYE” PROJESİ HAKKINDA

“Büyük Doğa Modeli: Türkiye” projesi, eğitimden bilimsel araştırmalara kadar birçok alanda fayda sağlamak üzere tasarlanmış ve açık kaynak kod ile geliştirilmiştir. Proje, Türkiye’deki doğal yaşama dair geniş çaplı bir kaynak oluşturarak, bugünün bilgisini geleceğe miras bırakmayı hedeflemektedir. Proje kapsamında 33 milli parkta kaydedilen ses ve görüntüler, akademik çalışmalarla bir araya getirilip zengin bir veri tabanı oluşturulmuştur. Projeye dahil olan ses, görüntü ve tarama verileri ile birlikte kullanıcılar, farklı türlerde içerikler oluşturulabilmektedir. Anadol, aynı zamanda projenin bir parçası olarak Türkiye’nin doğal yaşamını temsil eden bir veri heykeli tasarlamak için çalışmalarına devam etmektedir.

Kaynak: AA