MEB, yani Millî Eğitim Bakanlığı, öğrenci ve velilerden gelen talepler doğrultusunda önemli bir adım atmaya hazırlanıyor. Lise son sınıftaki öğrencilerin yükseköğretime hazırlık süreçlerinin daha kapsamlı bir şekilde ele alınması amacıyla, gelecek yıldan itibaren yeni bir uygulama başlatılacak. Bu hareket, öğrencilerin üniversite sınavlarına daha sağlam bir hazırlık yapmalarını sağlamak ve akademik açıdan eksikliklerini gidermeye yönelik olacak.
Bu yeni uygulama çerçevesinde, ortaöğretim kurumlarında mevcut haftalık ders çizelgelerinde bazı değişiklikler gerçekleştirildi. Özellikle 12’nci sınıf öğrencileri için “Hedef Temelli Destek Eğitimi” adlı bir ders eklendi. Bu dersin amacı, öğrencilerin öğrenme eksikliklerini gidermelerini sağlamak, daha önce öğrenmekte zorluk çektikleri konuları pekiştirmek ve yükseköğretime hazırlık süreçlerini daha etkin hale getirmektir. Okul idarelerinin öğrenci tercihlerine bağlı olarak planlayacağı bu ders, haftada 3 ila 6 saat arasında bir süreyle verilebilecek.
Eğitimde fırsat eşitliğini daha da pekiştirmek için hedeflenen bu dersin içeriği oldukça zengin. İçerisinde Türk dili ve edebiyatı, fizik, kimya, biyoloji, tarih, coğrafya gibi pek çok temel ders yer alıyor. Ayrıca felsefe, matematik, sosyoloji, psikoloji, mantık gibi alan derslerinin yanı sıra birinci yabancı dil, çağdaş Türk ve dünya tarihi, T.C. inkılap tarihi ve Atatürkçülük ile din kültürü ve ahlak bilgisi de müfredatta bulunacak. Her ders için haftada en az bir, en fazla ise üç saat ayrılabilecek.
Bu dersin en önemli özelliklerinden biri, öğrencilerin 9’uncu sınıftan 12’nci sınıfa kadar yaşadıkları tüm öğrenme eksikliklerini gidermelerine yardımcı olmasıdır. Önceki yıllarda edinilmesi gereken bilgi ve becerilerin sistematik bir şekilde telafi edilmesi sağlanacak. Derslerin, normal okul saatleri içinde uygulanması, öğrencilerin öğrenme kayıplarını giderirken, sınavlara hazırlık süreçlerini okul ortamında geçirebilmeleri açısından büyük bir avantaj sağlayacak.
Ayrıca, “Hedef Temelli Destek Eğitimi” dersiyle okul dışındaki takviye eğitim ihtiyacının da en aza indirilmesi amaçlanıyor. Bu bağlamda, eğitimde fırsat eşitliğinin güçlendirilmesi hedefleniyor. Gelecek yıldan itibaren başlayacak olan ders sonunda öğrencilere herhangi bir not verilmeyecek. Bunun yerine, öğrencilerin gelişimleri izlenerek, süreç değerlendirme yöntemleriyle onlara geri bildirimler sunulacak. Bu da bireysel destek sağlamanın yollarından biri olacaktır.
Eğitimcilerin de bu dersin içeriğine, yapay zeka destekli bireysel öğrenme platformu olan MEBİ üzerinden erişim sağlaması mümkün olacak. Bu sayede öğretmenler, öğrencilerin öğrenme süreçlerini daha iyi destekleyerek, her bireyin kendi öğrenme ihtiyaçlarına uygun bir eğitim süreci geçirmesini teşvik edecekler. Böylece hem öğrencilerin akademik başarıları artacak hem de eğitimdeki fırsat eşitliği durumu güçlendirilecektir.