Yoksulluk, yalnızca ekonomik bir sorun olarak algılanmamalıdır; aynı zamanda sağlık üzerinde derin ve kalıcı etkiler yaratan küresel bir kriz niteliğindedir.
Temiz suya erişim eksikliği, yetersiz beslenme gibi sorunlar, önlenebilir hastalıkların yayılmasına sebep olmakta, çocuk ölümlerinin artmasına yol açmakta ve toplulukların yoksulluk döngüsünden kurtulmalarını engellemektedir.
Bu olgular, yoksullukla mücadelede bütüncül bir yaklaşımın gerekliliğini bir kez daha gözler önüne sermektedir. Toplumların daha sağlıklı bir geleceğe sahip olabilmesi için, bu zorlukların üstesinden gelmek hayati bir önem taşımaktadır.


