USD39,73
%0.15
EURO45,67
%-0.25
BIST9.158,70
%-0.49
Petrol75,13
%-0.46
GR. ALTIN4.291,49
%-0.13
BTC4.044.154,20
%-0.56
İstanbul
Ankara
İzmir
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Aksaray
Amasya
Antalya
Ardahan
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bartın
Batman
Bayburt
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Düzce
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkâri
Hatay
Iğdır
Isparta
Kahramanmaraş
Karabük
Karaman
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırıkkale
Kırklareli
Kırşehir
Kilis
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Mardin
Mersin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Osmaniye
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Şırnak
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yalova
Yozgat
Zonguldak
  1. Haberler
  2. Siyaset
  3. Demokrasi Krizi: Otoriter Eğilimlerin Yükselişi

Demokrasi Krizi: Otoriter Eğilimlerin Yükselişi

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Demokrasinin Önemi ve Güncel Krizler

Halkın egemenliğinin esas alındığı yönetim biçimi olarak tanımlanan demokrasi, günümüzde en yaygın kabul gören kavramlardan biridir. Bir yönetim şekli olarak demokrasinin, bireyler için arzu edilir bir düzen olduğu ortak bir düşünce haline gelmiştir. Bu nedenle, modern toplumlarda vatandaşların yönetimde daha fazla söz sahibi olmalarını sağlamak amacıyla çeşitli katılım mekanizmalarının geliştirilmesi üzerine araştırmalar yapılmaktadır. Ulusal ve bölgesel düzeyde kabul görmüş farklı katılımcı demokrasi uygulamaları, bu çözümler arasında belirgin bir yer tutmakta ve farklı düzeylerde işe yarar uygulamalar gerçekleştirilmektedir.

Demokrasi Krizi ve Popülist Eğilimler

Ancak demokrasi, küresel ölçekte ciddi bir krizle karşı karşıyadır. ABD’den Avrupa’ya, Asya’ya kadar pek çok yerde demokrasi gerilemekte; kişisel hak ve özgürlükler tehdit altına alınmakta, otoriter eğilimler gösteren liderlerin sayısı artmaktadır. Bu krizin bireylere ve onların demokratik anlayışlarına nasıl yansıdığı da dikkate değer bir konudur. Popülist liderler, halkla doğrudan etkileşim kurarak geleneksel mekanizmaları ortadan kaldırmakta, bu durum bireylerin karar süreçlerine daha yakın hissetmesine neden olmaktadır. İnsanlar, kararlarının yerel, bölgesel ve ulusal düzeyde etkili olduğu hissine kapılarak, otoriter özellikleri olan bu liderlere oy vermekte tereddüt göstermemektedirler.

Örneğin, Avrupa Birliği (AB) 2004 yılında Türkiye’ye Kıbrıs konusunda uyguladığı sert politikalar sebebiyle, Türkiye’nin liberal demokrasi ve ekonomik gelişimi engellenmiş durumdadır. AB’nin bu tür uygulamaları, bir nevi siyasi manevra olarak değerlendirilebilirken, bu stratejilerle Türkiye’nin AB’ye olan bağı zayıflamış; AB’nin siyasi etkisi de zamanla kaybolmuş gözükmektedir. Ayrıca, dünya genelinde yaşanan çatışmalar, örneğin Ukrayna savaşı ve eski ABD Başkanı Donald Trump’ın yükselişi, demokrasinin tehdit altında olduğu bir ortam oluşturmuştur.

Demokratik Yönetimin Temelleri

Demokratik bir yönetimin varlığı için belirlenen altı temel unsur bulunmaktadır. Bu unsurlar, seçilmiş temsilcilerin varlığı, özgür, adil ve sıklıkla yapılan seçimler, ifade özgürlüğü, alternatif bilgi edinme kaynakları, kurumsal özerklik ve vatandaşların katılımını içermektedir. Ancak eleştirilerin merkezinde, vatandaş katılımının yalnızca seçimlere indirgenmesi ve bu katılımın yetersiz kalması yer almakta, demokratik süreçlerin derinliği sorgulanmaktadır.

AB ve Türkiye İlişkileri Üzerine Eleştiriler

Türkiye’ye, Avrupa Birliği (AB) tarafından verilen Kopenhag Siyasi Kriterlerinin, AB üyesi ülkeler tarafından sıkça çiğnendiği gözlemlenmektedir. Almanya, Fransa ve İtalya gibi AB’nin en etkili ülkeleri, Gazze’deki kriz gibi durumlarda değerler siyaseti ile siyasi ve ideolojik çıkarlara bağlı bir yaklaşım sergilemektedir. Böylece, demokratik değerlere olan inançlarını sorgulatan tutumlar sergilemektedirler. Bu noktada, liderlerin çıkardığı yanlış politikaların bedelini, genellikle halklar ödemekte, temel hak ve özgürlükler üzerinde baskı artmaktadır.

Sonuç olarak, olarak mevcut durumda, ekonomik ve demokratik statüleri eriyen halklar, seslerini duyurma hakları kısıtlandığı için büyük bir mağduriyet yaşamaktadır. Bu durumda, hem yerel hem de ulusal düzeyde demokrasiye olan güvenin zayıflaması, demokratik süreçlerin ve hukuk devletlerinin sorgulanmasına neden olmaktadır.

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
Demokrasi Krizi: Otoriter Eğilimlerin Yükselişi
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir


Giriş Yap

Girdap Haber ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!