Ege Denizi’nde, 26 Ocak’tan bugün saat 14.00’e kadar 754 sarsıntı kaydedildi.
Türkiye’nin Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) tarafından sağlanan veriler ışığında, Ege Denizi’nde 28 Ocak tarihinden itibaren saat 14.00 itibarıyla toplamda 754 tane deprem kaydedilmiştir. Bu gelişmeler, bölgedeki seismik aktivitelerin arttığını göstermektedir. Özellikle deniz altındaki bu sarsıntılar, yerel halk ve bilim insanları için dikkatle izlenmektedir.
Kaydedilen depremler, büyüklüklerine göre çeşitli kategorilere ayrılmıştır. Bu sarsıntılar arasında büyüklüğü 1’den küçük olan 1, büyüklüğü 1 ile 2 arasında olan 109, 2 ile 3 arasında olan 293, 3 ile 4 arasında olan 294 ve 4 ile 5 arasında olan 57 ayrı deprem bulunmaktadır. Bu depremlerden en büyüğü ise 4,9 büyüklüğünde kaydedilmiştir. Bu, bölgedeki jeolojik hareketlerin ne denli aktif olduğunu göstermektedir.
Depremlerin merkez üssü, ünlü Santorini Adası’nın yaklaşık 25 kilometre kuzeydoğusunda belirlenmiştir. Bu sarsıntıların derinliği ise 5 ile 25 kilometre arasında değişiklik göstermektedir. Böyle bir derinlik, depremlerin yüzeye yakın gerçekleştiğini ve olası risklerin arttığını ortaya koyabilir. Uzmanlar, bu tür deprem aktivitelerinin, bölgedeki fay hatlarından kaynaklandığını ve dikkatle takip edilmesi gerektiğini belirtmektedirler.
Bölgedeki artan deprem fırtınası, hem yerel halk için hem de turizm açısından bazı endişelere yol açmaktadır. Santorini Adası gibi turistik yerlerin yakınında gerçekleşen sarsıntılar, bölgeye ziyaretçi akışını etkileyebilir. Özellikle depremlerin sürekliliği ve sıklığı, insanların bölgeye olan güvenini zedeleyebilir. Bu yüzden, yerel otoritelerin ve AFAD’ın bölgedeki gelişmeleri dikkatlice izlemeleri ve halkı bilgilendirmeleri büyük önem taşımaktadır.
Bu tür anomaliler, Ege Denizi’nin jeolojik yapısının dinamikliğini ortaya koymakla kalmayıp, aynı zamanda hem deniz bilimcileri hem de sismologlar için araştırma fırsatları sunmaktadır. Uzmanlar, bu depremlerin nedenlerini ve olası sonuçlarını anlamak adına daha fazla veri toplamaya çalışmakta ve buna yönelik çalışmalarını sürdürmektedir. Bölgede meydana gelen sarsıntılar, uluslararası düzeyde de ilgi odağı olmuştur. Diğer ülkelerdeki bilim insanları da bu sarsıntıları analiz ederek bölgedeki sismik aktiviteleri daha iyi anlamaya çalışmaktadır.