Katoliklerin son ruhani lideri ve Vatikan Devlet Başkanı Papa Franciscus’un 21 Nisan’da vefat etmesinin ardından, dünya genelinde 1,4 milyar mensubu olan Katolik Kilisesi, yeni papasını belirlemek üzere ilk oylamasını gerçekleştirdi. Bu önemli olaya katılan 133 kardinal, Hristiyan ilahileri eşliğinde tarihi Sistine Şapeli’ne girdi. Burada, her biri sırasıyla yemin etti. Ardından, Latince “Extra Omnes” yani “işi olmayanlar çıksın” anlamında bir komut verildi. Bu komutun ardından, sadece oy verme yetkisi bulunan seçici kardinaller şapelde kalmış oldu.
Bu önemli oylamaya katılan kardinaller Papa’dan sonra gelen en yüksek dini liderler olarak biliniyor. Katılım gösteren 133 kardinalin 80 yaşının altında olduğu belirtildi. Oylamanın sonucunu belirlemek üzere Sistine Şapeli’nin bacasından yükselebilecek duman büyük bir merakla beklendi. İlk oylamanın sonucunda çıkan siyah duman, Katolik Kilisesi’nin yeni papasının henüz seçilemediğini duyurdu. Bu durum, dünya genelindeki Katolik topluluğuna, Konklav’ın ilk oturumunun sonuçsuz kaldığını haber verdi.
Oylama süreçleri boyunca 133 kardinaller, Papa seçilene dek sabah ve öğleden sonra olmak üzere günde toplam dört oylama yapacak. Oylama sonuçlarının ortaya çıkmasıyla birlikte ve eğer yeni bir Papa seçilirse, Sistine Şapeli’nden beyaz duman yükselecek. Beyaz dumanın yükselmesi, dünyaya yeni Papayı müjdeleyecek önemli bir işaret olacaktır.
Bu dönemde Katolik Kilisesi, yeni ruhani liderini ararken dünya genelindeki inananlar da merakla sonuçları bekliyor. Her bir kardinalin oylama öncesindeki görüşmeleri ve hazırlıkları, yeni Papa’nın ruhsal liderlik özelliklerine dair ne gibi etkiler yaratacağını gösteriyor. Tüm bu süreç, Katolik Kilisesi tarihinde önemli bir dönüm noktası olarak kaydedilecektir.
Yeni Papa’nın seçilmesi, şüphesiz ki kilisenin geleceği üzerinde önemli etkilere yol açacaktır; bu nedenle seçilen kişinin özellikleri ve liderlik anlayışı, hem Katolik topluluğu hem de dünya üzerindeki diğer inanç toplulukları tarafından dikkatle izlenmektedir. Yeni ruhani derin liderinin katolikleri bir araya getirecek, ruhsal birliği sağlayacak bir figür olup olamayacağı, ilerleyen süreçte netlik kazanacaktır.
Bu bağlamda, yeni Papa’nın kim olacağı sorusu, yalnızca Katolikler için değil, tüm dünya için önemli bir meseledir; zira Papa’nın alacağı kararlar, dini özgürlük, sosyal adalet ve global meseleler üzerinde etkili olabilecek nitelik taşımaktadır.
