USD36,66
%0.04
EURO40,09
%0.07
BIST10.759,40
%-0.95
Petrol71,50
%0.61
GR. ALTIN3.556,16
%0.56
BTC3.048.148,47
%-1.02
İstanbul
Ankara
İzmir
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Aksaray
Amasya
Antalya
Ardahan
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bartın
Batman
Bayburt
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Düzce
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkâri
Hatay
Iğdır
Isparta
Kahramanmaraş
Karabük
Karaman
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırıkkale
Kırklareli
Kırşehir
Kilis
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Mardin
Mersin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Osmaniye
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Şırnak
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yalova
Yozgat
Zonguldak
  1. Haberler
  2. Gündem
  3. Suriye’de Alevilere Yönelik Kırım: Vicdanları Yaraladı

Suriye’de Alevilere Yönelik Kırım: Vicdanları Yaraladı

featured
Ülkelerindeki iç savaş nedeniyle Türkiye'ye sığınan Suriyeli ailelerin burada dünyaya gelen çocukları, yeni vatanlarında aldıkları eğitimle geleceğe hazırlanıyor. En fazla sığınmacıya ev sahipliği yapan kentlerin başında gelen Şanlıurfa'nın Akçakale ilçesindeki Süleyman Şah Konaklama Tesisi'nde barınan yaklaşık 700 çocuk da eğitim-öğretimle tanışmanın heyecanını yaşıyor. ( Halil Fidan - Anadolu Ajansı )
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Suriye’de, özellikle Alevi nüfusunun yoğun olarak bulunduğu Lazkiye-Tartus bölgesinde son dönemde yaşanan olaylar, insanlık tarihinin en karanlık dönemlerinden birine işaret etmektedir. İngiltere merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR), son çatışmalarda yaklaşık 943 sivilin hayatını kaybettiğini açıkladı. Ancak bölgeden gelen başka haber kaynakları, gerçek kayıp sayılarını 1500 ila 5000 arasında değişen sayılarla ifade ediyor. Bu sayıların daha da fazla olduğunu söyleyenler de mevcut. Gerçekten de, bu durum insanın vicdanını yaralayan, uykuları kaçıran ve kan donduran görüntülerin ortaya çıkmasına yol açtı.

Suriye’deki Alevilerin durumu oldukça trajik bir tablo çizmektedir. Uluslararası desteğe sahip olmayan Aleviler, HTŞ’nin (Heyet Tahrir el-Şam) Suriye’deki güç kazanmasının ardından ağır silahlarını derhal teslim ettiklerine rağmen, her türlü şiddete maruz kalmışlardır. 8 Aralık’tan bu yana Hama ve Humus’un kırsal bölgelerinde Alevilere yönelik öldürme, mülklerine el koyma ve zorla göç ettirme gibi olaylar yaşanmaktadır. Bu durum, evlerinden zorla alınan, maaşları kesilen ve açlığa mahkûm edilen insanların trajedisini beraberinde getirmiştir.

Alevilerin yaşadığı bu karanlık dönem, medyanın ve uluslararası kuruluşların büyük bir sessizlik içinde yaşanan zulmü göz ardı etmesiyle daha da derinleşmiştir. Cihatçı grupların kendilerine ait vahşet görüntülerini paylaşmalarına rağmen kamuoyunun bu olaylara karşı tepkisiz kalması, durumu daha da içler acısı hâle getirmiştir. Öldürülen Alevilerin “Esad artığı” olarak yaftalanması ve geçmişteki destekleri nedeniyle öldürülmeyi hak ettikleri düşüncesi, durumu daha da acımasız kılmaktadır. Ancak, öldürülenlerin çoğunun masum siviller olduğu, birçoğunun yaşlı, çocuk veya silah tutmayan kişiler olduğu videolarla kanıtlanmıştır. Tüm bu gerçekler, uluslararası güçlerin Suriye’deki hesaplarını daha da karmaşık hale getirirken, savaşların başında her zaman hakikatlerin öldürüldüğü ilkesi geçerliliğini kaybetmemiştir.

El Kaide’ye bağlı HTŞ ve diğer cihatçı grupların Alevilere karşı uyguladığı şiddet, dini referanslar ve tarihi nefretle beslenmektedir. İbni Teymiyye’nin “Alevilerin katli vaciptir” fetvası, bu grupların Alevilere yönelik katliamlarının meşruiyetini sağlamaktadır. Bu durum, dünyanın dört bir yanından gelen cihatçı unsurların Suriye’ye ulaşmasının önünü açarken, Alevilerin, Şiilerin ve diğer grupların hedef haline gelmesine zemin hazırlamıştır. Bu sürecin arka planında ise, Büyük Ortadoğu Projesi kapsamında gerçekleştirilen müdahalelerin oluşturduğu karmaşa yatmaktadır.

Suriye, artık fiili olarak dörde bölünmüş durumdadır. Güneyde Dürzi nüfusu, kuzeydoğuda Kürtler, ortada selefi cihatçılar ve batı sahilde Aleviler bulunmaktadır. Bu bölünmüşlük, yıllardır milyonlarca insanın çatışmalar sonucunda hayatını kaybetmesine neden olmuştur. Şu an, Suriye’nin içinde bulunduğu şiddet sarmalı ve toplumsal çöküş, yeni Suriye hayallerinin aslında ne kadar uzak olduğunu gözler önüne sermektedir.

Sonuç olarak, bu acımasız çatışmalar devam ederken, Suriye’nin geleceği belirsizliğini korumaktadır. Laikliğin savunulmadığı, etnik ve dinsel çeşitliliğin temsil edilmediği bir ortamda Suriye, yeniden bir arada yaşamanın nasıl sağlanacağına dair umutsuz bir tablo çizmektedir. Bu noktada, bölgede kalıcı barış ve uzlaşmanın sağlanması, yalnızca dış güçlerin desteklemesiyle değil, aynı zamanda bölge halklarının kendi aralarında kuracakları diyaloğa bağlıdır. Ancak ne yazık ki, bu umudun yeşermesi için gerekli olan adımlar hâlâ atılmış değildir.

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
Suriye’de Alevilere Yönelik Kırım: Vicdanları Yaraladı
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Girdap Haber ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!