Yeşilçam, yalnızca bir sinema dönemini temsil etmeyen, aynı zamanda bir ruh, bir hayal ve özlem sembolü haline gelmiştir. Bu dönemin yıldızları, yalnızca sahne performanslarıyla değil, bıraktıkları derin izlerle de yaşamaya devam ediyor. Uğur Üstündağ’ın kaleme aldığı Aşk Bu Ya Seni Bende Unutmuş, bu duyguların bir yansıması olarak ikinci baskısıyla okuyucularına yeniden ulaşmış durumda.
Bu eser, yalnızca bir şiir kitabı olmayıp; aynı zamanda Yeşilçam’a, İstanbul’a ve zamansız hatıralara yazılmış bir vefa mektubu niteliğinde. Kitap sayfalarında, unutulmaz anılar, zarif dizeler ve sinemanın büyüsüne adanmış satırlara yer veriyor. Kitabın en özel şiirlerinden biri, Türk sinemasının unutulmaz yüzlerinden olan Selma Güneri’ye ithaf edilmiş. Bu şiir, onun jeomorfolojisini ve sinemadaki efsanevi varlığını başarıyla yansıtıyor.
Şiir şu dizelerle başlıyor:
Beyoğlu’nda bir kadın
Düşler akıyor sarnıcından
Saçlarında yaz esintisi
Gözlerinde Vivaldi sessizliği
Henüz on beş yaşında
Güneşi içmiş bir buğday tanesi
O, yalnızca Yeşilçam’ın değil, bir dönemin, bir şehrin ve bir masalın simgesi olarak öne çıkıyor. İstanbul gibi; hem neşesi hem de kederiyle zengin bir geçmişe sahip. Sinemanın altın çağında parlayan Selma Güneri, zaman içerisinde bir efsaneye dönüşmüş ve hala sanatı seven herkese ilham vermektedir.
Şiir, İstanbul’un ruhunu ve içinde barındırdığı kadınları da dile getiriyor. Bu kadınlar, kimi yalnızlığa bürünmüş, kimi ise hayalleriyle dolu bir yaşam sürmekte. Bu dizeler, sadece bir oyuncuya değil, Yeşilçam kültürüne, eski İstanbul’a ve büyük aşklara yazılmış birer not niteliğinde. Tıpkı, bir dönemin hafızasına kazınan sahneler gibi; bu şiirler, vefa, sevgi ve anıların bir yansıması olarak okuyucuların gönlünde yer ediyor.
Yakın zamanda düzenlenecek özel bir imza günü, sinema ve edebiyat dünyasını bir araya getirecek. Selma Güneri’nin sanata kattıkları, okurların ve sinema tutkunlarının sevgisiyle bu anlamlı etkinlikte yeniden hayat bulacak. Bu özel gün, belki de yıllar boyu biriktirilen anıların, paylaşılan duyguların ve Yeşilçam’ın büyüsünün hepimizi bir araya getireceği bir fırsat sunacak.
Aşk Bu Ya Seni Bende Unutmuş, yalnızca bir kitap değildir; sinema tarihimize, İstanbul’un büyüsüne ve bir kadının ölümsüz hikâyesine yazılmış özel bir mektup olarak öne çıkmaktadır. Yeşilçam’a karşı bir vefa borcumuz olduğu aşikardır. Ve bazı isimler, tarihin derinliklerinde unutulmaz izler bırakmıştır. İşte Selma Güneri de bu isimlerin başında, Türk sinemasının vazgeçilmez bir parçası olarak anılmaktadır.