Biraz da Devlete Değil, Millete Bakın!
Halk Aç, Saray Tok: Bu Düzen Kimin İçin?
Sosyal Medyada İsyan Var, Ulusal Basında Sessizlik… Peki Bu Çığlığı Kim Duyacak?
ÖZEL HABER
Türkiye’de milyonlar açlık sınırının altında yaşamaya mahkûm edilirken, devletin harcamalarında en ufak bir kısıntıya gidilmiyor. Saraylar genişliyor, lüks araçlar artıyor, protokol sofraları şatafatla donatılırken; halk simide, ekmeğe, ete ulaşamaz hale geldi.
Ama ne hikmetse herkes vatandaştan tasarruf bekliyor. Biraz da devlete değil, millete bakın!

Sosyal Medyada Yükselen Ses: “Tayyip İstifa”
Twitter (X), YouTube, TikTok ve Instagram… Türkiye’nin dört bir yanından gençler, emekliler, işsizler, hatta üniversite öğrencileri aynı şeyi haykırıyor:
“Tayyip İstifa!”
Bu sadece bir siyasi slogan değil, aynı zamanda derin bir toplumsal feryat. Ama bu ses, ekranlarda yok.
Ana akım medya suskun, muhalefet bile ürkek.
Ama halk konuşuyor, yazıyor, ağlıyor…
Harami Düzeni Devam Ediyor
-
Kredi kartları patladı, bankalar milyonları icraya verdi.
-
10.000 TL maaşla yaşamaya çalışan emekliler pazarda çürük sebze seçiyor.
-
Elektrik ve doğalgaz faturasını ödeyemeyenler karanlığa, soğuğa mahkûm.
-
Üniversite mezunu gençler ya işsiz ya da kuryelik yapıyor.
Ama devletin harcamaları aynı hızla sürüyor:
✔️ Makam araçları filosu genişliyor
✔️ Sarayda iftar, resepsiyon, yurt dışı gezileri
✔️ Diyanet bütçesi dev projeleri sollamış durumda
Peki bu düzen kimin için?
Vatandaşın mı, yoksa bir avuç haraminin mi?
Halkın İsyanı Görmezden Geliniyor
Her gün sosyal medyada binlerce mesaj atılıyor:
“Çocuklarım aç yatıyor.”
“İşsizim, umudum kalmadı.”
“Bu düzende yaşayamıyoruz.”
“İntihar eden komşumun sesini kim duyacak?”
Ama iktidar, sanki hiçbir şey olmamış gibi yola devam ediyor.
Tek dertleri, “algı yönetimi” ve seçimde “koltuğu korumak”.
Son Söz Yerine:
Ey devleti yönetenler!
Devlet olmak sadece vergi toplamak değil, halkın derdiyle dertlenmektir.
Biraz da devletin değil, milletin hâline bakın!
Ve ey Türk milleti!
Sadece sosyal medyada değil, hayatın her alanında sesinizi yükseltin.
Çünkü sesini duyurmayan halk, susturulmaya mahkûmdur.
Ve unutmayın: Suskunluk, zulmün en büyük ortağıdır.


