USD39,73
%0.15
EURO45,91
%0.26
BIST9.141,31
%-0.67
Petrol75,30
%-0.24
GR. ALTIN4.327,85
%0.71
BTC4.027.436,76
%1.52
İstanbul
Ankara
İzmir
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Aksaray
Amasya
Antalya
Ardahan
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bartın
Batman
Bayburt
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Düzce
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkâri
Hatay
Iğdır
Isparta
Kahramanmaraş
Karabük
Karaman
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırıkkale
Kırklareli
Kırşehir
Kilis
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Mardin
Mersin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Osmaniye
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Şırnak
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yalova
Yozgat
Zonguldak
  1. Haberler
  2. Özel Haber
  3. Takılı Kalırsın! Arafta Kalmak İstemiyorsan Dünyada Taptıklarını Hemen Bırak!

Takılı Kalırsın! Arafta Kalmak İstemiyorsan Dünyada Taptıklarını Hemen Bırak!

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Nefsinin arzu ve isteklerini yaptıkça ona zulmetmiş oluyoruz ! Bugün, maneviyatın derinliklerine yolculuk edenler için özel bir gün; Ramazan ayının ilk günü. Bu mübarek ay, kendimizi içsel bir yolculuğa çıkarmak, ruhumuzu arındırmak ve hayatımızı yeniden gözden geçirmek için eşsiz bir fırsat sunar. Bu ayda, bireysel eylemlerimizin ötesine geçip, niyetlerimizin ve eylemlerimizin arkasındaki derin anlamları keşfetmeye davet ediliyoruz. Allah’ın bizlere sunduğu bu dünya, bir imtihan yeridir ve her birimiz bu imtihanın farklı aşamalarından geçeriz. Bu süreçte, bizi sadece yaptıklarımız değil, aynı zamanda bu eylemleri nasıl gerçekleştirdiğimiz de şekillendirir. Her bir hareketimiz, bir niyetin tezahürüdür ve bu niyetler, ruhumuzun derinliklerinde yankılanır. Mutasavvıf Yazar Cemalnur Sargut; Allah insanda en çok gazabını yenememeye kızıyor! diyor. Peki nasıl yeneceğiz bu gazabımızı? Nasıl Allah c.c. kızdırmamayı başaracağız. Hayatın kaçınılmaz gerçeklerinden biri de hastalık ve acıdır. Ancak bu zorluklar, bizlere sabır ve şükür dersleri verir. Yüce Kitabımızda ve peygamber efendimizin hayatında, hastalara şefkatle yaklaşmanın, onlara yardım etmenin önemi vurgulanır. Bu, sadece fiziksel bir iyilik değil, aynı zamanda manevi bir görevdir. Hastalık anlarında bile, Yüce Yaratıcı’nın rahmetini ve şifasını aramak, bizleri daha yüksek bir bilince taşır. Mutasavvıf Yazar Cemalnur Sargut; Hastalıkları Allah devralır! diyerek hastalığın aslında bir musibet değil, şükür sebebi olduğunu belirtiyor. Peki nasıl oluyor bu? Ölüm, bu dünyadaki yolculuğumuzun kaçınılmaz sonudur ve birçok kişi için korku kaynağıdır. Ancak, tasavvuf öğretileri, ölüm korkusunu aşmanın yollarını sunar. Bu öğretiler, ölümü bir son değil, bir başlangıç olarak görür; ruhun bu dünyadaki geçici konaklamasının ardından asıl yurduna dönüşü olarak. Bu perspektif, ölümü düşünme şeklimizi değiştirir ve bu geçişin huzur içinde kabul edilmesine yardımcı olur. Cemalnur Sargut; Ölüm korkusunun çözümü yalnızca tasavvufta! diyor. Peki tasavvuf ehli nasıl olunuyor? Ölüm korkusunu nasıl yeneceğim? sorusuna cevap arıyorsanız, tam yerine geldiniz. Yaratılışın sırlarından biri de, evrenin temel yapı taşlarından olan fotonların, ışık hızında yolculuk etme yeteneğidir. Bu, maddi dünyanın ötesinde, bir benliğin olmadığı, saf enerjinin var olduğu bir alanı işaret eder. İnsanın kendi varoluşunu anlaması, bu evrensel enerjilerle uyum içinde olmayı gerektirir. Hayatımızda yaptığımız her iyilik, koşulsuz olmalıdır. Yardım ettiğimizde, bu yardımın nasıl kullanılacağına dair bir beklenti içinde olmamalıyız. Bu, gerçek iyiliğin, karşılık beklemeden yapılan iyilik olduğunu öğretir. Bu tür bir iyilik, ruhumuzu arındırır ve bizi daha yüksek bir maneviyata taşır. Nefsimizin sürekli arzuları ve istekleriyle mücadele etmek, bu dünyadaki en büyük savaşlardan biridir. Nefsimizin peşinden gitmek, kısa vadeli tatminler sunsa da, uzun vadede ruhumuza zarar verir. Bu yüzden, nefsimizi terbiye etmek, arzularımızı kontrol altına almak, gerçek huzura ve içsel barışa ulaşmanın anahtarıdır. Ramazan ayı, tüm bu dersleri içselleştirmek ve hayatımızı bu değerler ışığında yeniden şekillendirmek için bir zaman dilimidir. Bu ay, bizi sadece fiziksel olarak değil, aynı zamanda ruhsal olarak da arındıran bir süreçtir. Bu süreçte, sabır, şükür, merhamet, iyilik ve nefis terbiyesi gibi değerler, hayatımızın merkezine oturur. Bu mübarek ayın ruhu, bizi daha iyi insanlar olmaya, Allah’ımıza daha yakın olmaya ve bu dünyadaki yolculuğumuzu anlamlı bir şekilde sürdürmeye teşvik eder. Ramazan Ayı’nın ilk günü bu manevi atmosferde Mutasavvıf Yazar Cemalnur Sargut ile Ramazan Özel programı yaptık. Bu vesileyle sizlerin ve tüm İslam aleminin ramazan ayı mübarek olsun. Bu Ramazan ayı, dünyamıza barış, sağlık huzur getirmesi dileğiyle, iyi seyirler.

11 Mar 2024 Emel Özuğur Podcats

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
Takılı Kalırsın! Arafta Kalmak İstemiyorsan Dünyada Taptıklarını Hemen Bırak!
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir


Giriş Yap

Girdap Haber ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!